Hamilelikdöneminde diş hekimine gitmekte ve rutün kontrolleri yapırmakta herhangi bir sakınca yoktur. Diş tedavisi konusunda ise anne adayının daha önceki gebelik dönemlerine bakılmaktadır. Eğer anne daha önce bir düşük geçirmisse hekim anneye bu duruma göre bir tedavi uygulayacaktır. Hamileliği ilk üç ayı içerisinde
Hamilelik Sırasında COVID-19 Olursa, Bu Durum Bebeğe Zarar Verir Mi? Yukarıda da belirttiğimiz gibi, COVID-19 hastalığının hamile bir kadına geçmesi durumunda, bebeği için herhangi bir risk teşkil edip etmediğini bilmiyoruz. Gebelik döneminde COVID-19 testi pozitif çıkan anne adaylarında, erken doğum gibi vakaların sayısı
HamilelikteGuatr Bebeğe Zarar Verirmi Guatr Hamile Kalmaya Engel mi Tiroit bezleri; boyunda bulunan kelebek şekilli salgı bezidir. Troid bezi bir tür endokrin bezi olup insan vücudunda çok önemli olan çeşitli işlemlerin gerçekleşmesi için gerekli olan tiroit hormonu üretmektedirler.
Bu zamanlarda anne ve baba cinsel hayatlarında da duraksama yaşarlar, çünkü bu dönemde genellikle bebeğe zarar vereceklerini düşünebilirler. Normalde hamilelikte cinsel ilişki bebeğe zarar vermez fakat her ihtimale karşı jinekologlar ile görüşülmesi gereken bir konudur.
Hamilelikte yan yatmak bebeğe zarar vermez aksinde doğru bir şekilde kan akışını sağladığı için son derece faydalı bir yatış pozisyonudur. Ancak yat yatma pozisyonu sağa ve sola olduğu için sol tarafa yatmak hem anne hem de bebek için son derece faydalı iken sağ tarafa yatmak kalbe giden kanın daha az gitmesini sağlar.
Özellikle karın bölgesini sıkan bir ürün olması nedeniyle hamilelikte kullanılması “Bebeğe zarar verir mi?” sorusunu akıllara getiriyor. 2 aylık hamile bir kadının karnı henüz tam olarak belirginleşmediğinden hamilelik korsesini gerektirecek bir durum da söz konusu değildir.
YrRT. Haberler > Hamilelikte Eğilmek Bebeğe Zarar Verir mi? - 1011 Hamilelik kadınların yaşamlarında son derece özel ve önemli dönemlerinden biridir. Bu süreçte anne adayları vücut hareketlerinden pozisyonlarına kadar pek çok konuda dikkatli davranmaya özen gösterir. Hamilelik döneminde normal yaşamda olduğu gibi eğilmeyi ya da bir yerden kalkmayı gerektiren zamanlar mutlaka olur. Ağır kaldırmanın gebelik döneminde sakıncalı olduğunuz hepimiz biliyoruz peki, hamilelikte eğilmek bebeğe zarar verir mi? İşte merak ettiğiniz bu sorunun cevabı… Gebelik hem anne adayının hem de bebeğinin sağlına dikkat etmesi gereken önemli bir süreçtir. Bu zaman zarfında anne adayları eski yaşamındaki pek çok durum ve alışkanlıktan uzaklaşır. Buna eğilip kalmakta dahildir. Gebelik ilerledikçe hareket faaliyetleri ciddi anlamda kısıtlanmaya başlar. Peki, hamilelikte eğilmek bebeğe zarar verir mi? işte tüm detaylar… Hamilelikte Eğilmek Bebeğe Zarar Verir mi? Hamilelikte eğilmek bebeğe zarar verir mi sorusunun cevabı hayırdır. Hamilelikte eğilmek bebeğe zarar vermez. Hamilelik döneminde öne eğilmek doğum sonuçlarınızı da etkilemez hatta düşüklere sebep olabileceği ile alakalı kesin bir kanıt da bulunmamaktadır. Ancak gebelikte gelmiş olduğunuz döneme bağlı olarak öne eğilmek zorlaşabilir. Öte yandan hamileyken eğilmek, mide asidinin yemek borunuzu yukarı çekmesine neden olabileceğinden bu durum gebelikte yaygın görülen şikayetlerden biri olan mide ekşimesi ya da mide yanması sorunlarını tetikleyebilir. Bunların yanı sıra bu süreçte eğilmek zararlı olmasa da gün içinde defalarca eğilmek gibi aşırı fiziksel talepler içeren işlerde bulunmak, çeşitli olumsuz doğum sonuçları risklerini arttırabilmektedir. Hamilelikte Eğilirken Dikkat Edilmesi Gerekenler Çeşitli ihtiyaçlarınızı gidermek için eğilmeniz gerekiyorsa aşağıdaki önlemlere dikkat ederek güvenli bir şekilde eğilip kalkabilirsiniz. Bunlar;• Bir nesneyi yerden kaldırmak istediğinizde dizlerinizi yavaşça bükerek çömelme pozisyonuna geçin. Mümkün olduğu kadar sırtınızı eğmekten kaçının. Bu sayede düşme olasılığını ortadan kaldırabilir ve sırttaki eforu an aza indirgeyebilirsiniz.• Otururken aniden kalkmamaya özen gösterin. Sırtınızı düz tutarken yavaşça kalkın, gerekirse bir yerlerden tutunarak destek alabilirsiniz. Oturduğunuz yerden kalkarken ellerinizi, dizlerinizi ve uyluklarınızı kullanmaya özen gösterin.• Aniden eğilmek ya da bulunduğunuz yerden kalkmak baş dönmesine yol açabilir. Dolayısıyla eğilip doğrulurken yavaşça, destek alarak kalkmak daha faydalı olacaktır. Aşağıdakiler de İlginizi Çekebilir
Bunlar bir kadının hayatında hormonal, fiziksel ve psikolojik değişimlerin en sık yaşandığı dönem olan hamilelikle ilgili en merak edilen konular. Doç. Dr. Gürkan Zorlu, hamilelikte en sık sorulan 15 soruya yanıt verdi ve anne adaylarına tavsiyelerde bulundu. 1- Hamileliğim boyunca her ay ne kadar kilo almalıyım? Gebelik süresince vucüt ağırlığınız 9-13 kg arasında artacaktır. Hamileliğinizin ilk 3 ayında 0-3 kg alabilirsiniz. İlk 3 aydan itibaren vücut ağırlığınız da, her ay 1-1,5 kg kadar bir artış olmalıdır. 2- Gebelikte cinsel ilişki sakıncalı mıdır? Sıklığı ve pozisyonu ne olmalıdır? Daha önceki gebelikleriniz de düşük, erken doğum gibi durumlar söz konusu değilse, cinsel ilişki kısıtlanmaz. İlk aylarda gebeliğe bağlı şikayetleriniz, son aylarda da karın büyümesi nedeniyle, cinsel isteğinizde azalma olabilir. 3. ve 6. aylar arasında ise, hormon düzeyinde ki artış, genital bölgede ki kan akımının artması ve gebe kalma kaygısının olmaması nedeniyle; cinsel istekte artma görülebilir. Son haftalarda, karın bölgesine baskı yapılmayan pozisyonlar tercih edilmelidir 3- Bulantı ve kusmalar beni çok rahatsız ediyor, nasıl kurtulabilirim? Bu durum sizin için stres kaynağı oluyor ve hayatınızı olumsuz etkiliyorsa bu önerileri dikkate alabilirsiniz - Öğünlerinizi küçülterek, daha sık yemek yemeye çalışabilirsiniz. - Sabahları yataktan kalkmadan önce birkaç tane tuzlu bisküvi, leblebi gibi kuru gıdalar yiyebilirsiniz. - Özellikle kusma yolu ile sıvı kaybediyorsanız bol miktarda sıvı almalısınız. - Kabız olmamak için, aşağıdaki önerileri dikkate alabilirsiniz Günde 6-8 bardak su içmelisiniz. - Posalı yiyecekler yemelisiniz. - Günlük aktivitenizi artırmalı ve her gün düzenli olarak egzersiz yapmalısınız. 4- Özellikle sıcak havalarda ayak bileklerim şişiyor. Bu durum bir tehlike işareti mi? Hormonların etkisi ile, vucütta su ve tuz tutulması, fazla ayakta kalma veya oturma gibi durumlarda ayak bileklerinde ve bacaklarda şişme olması normal kabul edilmektedir. Bu durumun yaratacağı rahatsızlığı azaltmak için bacaklarınızı yükseğe kaldırın, yemeklerinizde tuzu azaltın, rahat ayakkabı ve terlikler giyin. Şişlikler sizi çok rahatsız ediyorsa korseli çoraplar giyebilirsiniz. 5- Herkes meyve sebze isterken ben sigara ve alkol aşeriyorum, bu durum bebeğime zarar verir mi? Gebelik sırasında, özellikle 4. aydan sonra sigara içmenin zararı belgelenmiştir. Sigara içiminin yol açtığı olumsuz durumlar arasında; düşük yapma, bebek ölümü, erken doğum, düşük doğum ağırlıklı bebek dünyaya getirme sayılabilir. Diğer yandan gebelikte kullanılan alkolün dolaşıma geçerek bebeğinizde, zeka geriliği, gelişme bozuklukları, yüz anomalileri, ölü doğum gibi birtakım sorunlara neden olduğu gösterilmiştir. Bu nedenle, gebelikte alkol kullanmamalısınız. 6- Hamileliğim süresinde, günlük kişisel bakımımda diş bakımı, banyo vs… farklılık olacak mı? Gebeliğiniz sırasında hormonal değişimler diş etinizde iltihaplanmaya, kusma ise dişlerinizde çürümeye yol açabilir. Tüm bu olumsuzluklara sebep olmamak için, öncelikle günde 2 defa dişlerinizi etkili bir biçimde fırçalamalısınız. Gebelik nedeniyle artan terleme ve akıntılar, size rahatsızlık verebilir. Her gün banyo yapmanız sizi rahatlatır ve dinlendirir. Gebelik boyunca banyo yapmada ve su dolu bir küvette yıkanmada bir sınır yoktur. Çünkü su vajinaya kaçmaz. Ancak küvette yatmak veya oturmak yerine, ayakta duş şeklinde banyo yapmayı tercih etmelisiniz. Böylece doğum yolunu enfeksiyondan korumuş olursunuz. Tedbir olarak, saçların boyanması ve perma işlemi gibi bakım uygulamalarını, doğum sonrasına bırakmanız tavsiye edilir. 7- Seyahat etmeyi çok seviyorum, bir sakıncası var mı? Gebelikte uzun süren yolculuklardan kaçınmalısınız. Otomobil ile yapılan yolculuklarda, bacaklarınızdaki dolaşımı sağlamak için, 2 saatte bir 15-20 dakikalık aralar vermelisiniz. Daha önceki gebeliklerinde, düşük yapmış kadınların ilk 3 ayda, erken doğum ile sonlanmış gebeliklerin ise son 3 ayda seyahat etmemesi gerekir. Erken doğum, düşük hikayesi yoksa, uçak yolculuğu yapmanızda bir sakınca yoktur. Yine de, bir önlem olarak 34. haftadan sonra uçağa binmemelisiniz. 8- Sürekli kendimi yorgun hissediyorum ve çabuk yoruluyorum. Ne yapmalıyım? Bulantı, kusma, kansızlık, son aylarda kilo artışı ve gebelik zehirlenmesine eğilim; çabuk yorulma ve yorgunluk hissinin sebepleri arasında sayılabilir. Bunun için, gebelik süresince düzenli egzersiz yapmalı, her gün belli bir süre istirahat etmeli, beslenmenize özen göstermeli, uyku sürenizi artırmalı, aşırı kilo almaktan kaçınmalısınız. 9- Bacağımda ağrılar oluşuyor, geceleri ise bacaklarıma kramp giriyor. Nasıl kurtulabilirim? Gebeliğe bağlı olarak vücutta fosforun artması, kalsiyum azalması, bebek başının kalça kemikleri arasına yerleşmesi ile sinire basıncın artması gibi nedenlerle kramplar oluşabilir. Uzun süre hareketsiz ve ya uygun olmayan pozisyonlarda kalmak, uzun süre ayakta durmak, çok yürümek, bacaklara fazla yüklenmek, süt-yoğurt-peynir gibi gıda maddelerini yeterince tüketmemek gibi nedenler bacaklarda ki kramp yakınmalarını artırabilir. Bu durumda süt ve süt ürünlerini daha fazla tüketmeli, yeterli süre güneşte kalmalı, kramp olduğunda bacağınıza masaj yapmalısınız. 10- Kontakt lens takmak istiyorum, hamile olduğum için bir sorun olur mu? Gebelikten önce hiçbir sorun yaratmayan gebelikle birlikte aniden rahatsız edici olabilmektedir. Bunun nedeni ise gebelikteki hormonal değişimlerden etkilenen korneadaki kurvatür değişikliği olabilir. Böyle durumlarda derhal göz muayenesi yapılmalıdır. Çoğunlukla bu tip göz muayenesinde damla kullanılmaz ama kullanılması gerekli ise göz damlalarının gebeliğe aksi yönde tesir ettiği gösterilememiştir. Ancak yine de gebenin kullanacağı göz damlasıyla ilgili bilgi verilmelidir. Güvenliliği test edilmiş damlalar kullanılabilir ve mümkünse gebelikte göz bebeğini büyütücü damlalardan kaçınılmalıdır. 11- Cep telefonumu yanımdan ayırmıyorum bebeğimi etkiler mi? Cep telefonlarının piyasada yer tutması daha 10 yılını doldurmuş iken gebeliğe ters etkisi henüz bildirilmedi. Cep telefonları radyo frekanslarıyla çalışmakta olup, bu konuda herhangi bir ek uyarı gündeme gelmemiştir. Her ne kadar iyi ses kalitesi için yüksek frekanslar tercih ediliyorsa da bunların vücutta absorbsiyonu kabul edilen miktarların altında kalmaktadır. Eski telefonlar ve eski araba telefonu sistemleri daha yüksek frekanslarda çalışmaktadırlar, ancak bunlarla da ilgili olumsuz bir veri bildirilmemiştir. Cep telefonu vericileri bulunan alanlarda yaşayanlar için artmış bir riskten de bahsedilmemektedir. Ancak yine de cep telefonu ile ilişkilerin iyi ayarlanması, kalp, karın gibi bölgelerden mümkün olduğu kadar uzak tutulması ve konuşma süresinin iyi ayarlanması önerilmektedir. 12- Bilgisayarla çalışmak ve televizyon izlemek bebeğime zarar verir mi? Bilgisayarlar radyo frekans yayarlar ve biz aslında zaten böyle bir alan içindeyiz. Ancak yüksek dozlarda mikro dalga fırın gibi etki gösterebilir ki; bu yüksek dozlar radar ve radyo istasyonlarında rastlanır. Bilgisayar monitörlerine gelince, onlar da iyonize edici olmayan elektromanyetik radyasyon yayarlar ve zararsızdırlar. Birçok çalışmada hem bilgisayarın hem monitörlerin zararsız olduğu gösterilmiştir. Sadece uzun süre bilgisayarla çalışmak rahatsız edici olabilir. Bu bağlamda televizyon seyretmek de zararsız demek gerekiyor ve zaten televizyon seyretme mesafesinde ışın enerjisi kaybolmakta ve herhangi bir etkisi beklenmemektedir. 13- Küvet, banyo ve havuz sakıncalı mı? Gebelikte hazneye su girmez ve bu nedenle küvet banyo ve havuza girmekte bir sakınca yoktur. Ancak gebelerin özellikle düşme ve çarpma gibi durumlara karşı bu gibi alanlarda daha da dikkatli olmaları tavsiye edilir. Bunun yanı sıra; bazı enfeksiyonlara yatkınlık nedeniyle ortam hijyenine daha da dikkat etmek durumdadırlar. Gebelerin en iyi yapabileceği sporlardan biri yüzme olduğundan havuz ve deniz banyoları faydalı olabilir. Ancak kramplara yatkınlık ve boğulma tehlikesi her zaman akılda olmalıdır. 14- Dar kıyafetler giymeyi seviyorum, bu durum bebeğime zarar verir mi? Özellikle vücudun alt bölgesinden yukarıda olan kan akımı gebeliğin büyüyen uterusu neden baskı altında olup yavaşlamıştır ve her geçen ay zamanla uterus daha da büyüyerek bu akım yavaşlamasını, damarlarda genişlemeyle durgunluk halini artırır. Karın bölgesini içine almayacak ve uterus üzerine baskı yapmayacak tipte sıkı çorap ve tayt giyilebilir. Sütyenler de asıcı nitelikte olmamalıdır. 15- Tomografi çektirmem gerekiyor, ışın ve X-ışını bebeğim için zararlı mı? Işın veya ışık enerjisi radyasyon olarak bilinir, ancak biyolojik maddeye zararlı olanlarına “iyonizan radyasyon” denir ki, aslında halk dilinde radyasyon hasarı denilen zararlı etkiler bu iyonizan radyasyondan gelir. İyonizan radyasyon çoğalan hücreleri daha kolay etkiler ve bu nedenle gebelikte daha zararlı olması beklenir. Ancak gebeliğinde belirli dönemleri vardır ki bebeğe etkileri çeşitlenir. Erken dönemlerde, büyük ve çeşitli zararlar verirken büyüme döneminde büyümenin sapması, durması şeklinde daha hedefli zararlar verir. 4 rad ve üzerindeki dozlarda oldukça dikkatli olunmalı ve gebelik olasılığı sorgulanmalıdır. Eğer hasta gebe ise ve film çekimi, tomografi gibi radyasyon alması muhtemel ise kurşun ile koruma gibi gerekli önlemler alınmalı ve bebeğe gidecek dozun hesaplanarak minimale indirilmesi sağlanmalıdır. Havaalanı gibi üst düzey güvenlik uygulanan yerlerde kullanılan X-ray cihazları çok iyi izole edilmiş olup etrafa hasar yaratıcı radyasyon yaymazlar. Bu alanda uzun süre çalışanlar bile radyasyon etkisi izlenmediği ileri sürülmektedir. Bu nedenle endişe etmeye gerek yoktur.
Gerinmek düşük yapar mı?Tabii ki hayır. İstediği fiziksel aktiviteyi yapsın. Eğer sağlıklı bebek ise onu yerinden oynatmak mümkün değil. O yüzden özet olarak günlük fiziksel aktiviteler, günlük hayat günlük, yaşam erken doğuma veya bebeğin düşmesine neden perde asabilir mi?"Perde asmak, uzanmak, ağır bir şey kaldırmak düşüğe yol açar." Gebelikte düşük sebepleri arasında bu durumlar söz konusu değildir, düşük daha çok bebeğe ait anormalliklere eğilmek neden zararlı?Gebelikte eğilme mide asitlerinin ters yöne akışını sağlayarak reflüye sebep olabilir. -Karın bölgesinde oluşan büyüme ile omurga ve bel bölgesinde yük hissi olabilir. Hamilelikte zayıflayan bağ dokuya zarar verebilir. – Bu dönem baş dönmesi gibi sorunlar yaşanabileceği için yere düşüp sakatlanmalar bir bayan nasıl oturmalı?Oturma esnasında dik pozisyonda olunmalı ve öne doğru eğilinmemelidir. Akla geldikçe omuzlar geri itilmeli ve mide içe doğru çekilmelidir. Bu sayede vücudun ağırlığı orantılı olarak bebek düşer mi?''Hareket etmek, koşmak, zıplamak, uzanmak bunlar düşüğe neden olmaz. Fiziksel egzersiz, cinsel ilişki, aşırı hareket bunların hiçbirinin düşükle ilgisi haftalık bebeğin düştüğü nasıl anlaşılır?Şiddetli bir şekilde meydana gelen vajinal kanama düşüğün en önemli belirtileri arasında yer almaktadır. Kanamayla beraber şiddetli bir karın ağrısı meydana gelmeye başlıyorsa ve et parçaları düşüyorsa bu durum genellikle düşük olarak kabul uzanmak tehlikeli mi?Uzman doktorlar gebelerin uzanma hareketini sırasında parmak uçlar üzerinde yükselmek suretiyle vücutlarının dengesini bozacak şekilde yükselmek ve eğilmelerinin tehlikeli olabileceğini, bu durumun hamile olmayanlar için de geçerli olduğunu belirtirler.
anne karnında kordon dolanması bebeğin boynuna kordon dolanması bebeğe anne karnında bebeğe hamileyken korkmak zarar verirmiKordon dolanması,gebe anneleri genelde korkutup,endişe duymalarına sebep olur. Sıkça rastlanan bu durum bebeğin anne karnındaki hareketlerine dolanmasından çok fazla korkmaya gerek yok anne konuda sadece dikkat etmemiz gereken tek şey arkadaşlar doğum öncesi düzenli bir şeklilde doktora gitmeniz. Kordon sadece bebeğin boynuna dolanmaz. Eller, ayaklar ve gövde de kordonun dolanabileceği kısımlardır. Fakat, kordon dolanması genellikle bebeğin boynunda olmaktadır. Göbek kordonunun çok uzun olması boyuna dolanması açısından risk oluşturur. Dolanmanın kesin bir nedeni yoktur. İçerde sürekli hareket eden bebeğin hareketlerine bağlı bir olaydır. Nadir karşılanan bir durum değildir, sıkça rastlanmaktadır. Bebeklerin yaklaşık %20-25'inde doğum esnasında kordon dolanması görülebilmektedir. Bu dolanmalar doğum esnasında farkedilebildiği gibi, doğum öncesi ultrasonografide de görülebilmektedir. Kordonun bebeğin boynuna dolanmış olması bebeğe çoğu durumda zarar vermemektedir. Kordondaki damarlar, sağlam bir kılıfla koruma altındadır ve dolanma ya da sıkışma gibi durumlarda kan akışı kesilmemektedir. Hamileliğin ilk dönemlerinde bebek sıvı içinde rahat hareket ederken, ileri dönem hamilelik zamanlarında bebeğin büyümesi ile yer daraldığından bebeğin hareket edebileceği alan azalır. Kordon boynuna son haftalarda dolandıysa, bebek içinden çıkamayabilir. Bebek anne karnında zamanla aşağıya indikçe ya da doğum sırasında, kordon daha fazla sıkışabilir ve kordondaki koruyucu kılıfın etkisi azalabilir. Bu esnada bebeğe giden kan ve oksijen miktarında da azalma olabilir. Bazı bebekler bundan etkilenmezken bazıları için hayati sorunlar söz konusu olabilir. Bebeğin kalp atımlarında yavaşlama söz konusu olduğu taktirde ve düzelme gözlenmediğinde sezeryan gerekli olabilmektedir. Hamilelikte kordon dolanmasının kesin tanısı ultrasonografi ile konur. Dolanma ultrason gibi cihazlarda açıkça kendisini gösterir. Eğer dolanma sıkça görülen tek bir dolanma haricindeyse yani 3 ya da daha fazla şekilde bebeğe dolanmışsa, anne uyarılır ve hamilelik yakın takibe alınır. Bebeğin kalp atışları ve kordondaki kan akışı sıkça kontrol edilebilir. Bu gibi durumlarda normal doğum yerine sezeryan tercih edilebilmektedir. Kordon kısaysa ya da boynuna birden fazla dolandıysa, bebeğin normal doğumda aşağıya inmesine izin vermez. Bebeğin kalp atışlarında bozulma olmadan ve doğum durmadan, anne hemen ameliyata alınabilir. Kordon dolanmasında genellikle bebeklerin çoğu sağlıklı bir şekilde doğum eylemlerini tamamlarlar. Sanılanın aksine boyundaki kordon bebeğin boynunu sıkmaz. Ayrıca, normal doğumda bebeklerin kalp atışları sürekli kontrol edilebilmekte ve ters bir durumda anında müdahale ile bebek sağlıklı bir şekilde dışarıya çıkarılabilmektedir. Dolayısıyla, kordon dolanmasından çok fazla korkmaya gerek yoktur. Durum doktor denetimine bırakılmalı ve doğum öncesi düzenli olarak kontrollere gidilmelidir.
gribal enfeksiyon haberleri ilk sayfaArama Sonuçları POLİTİKACHP'nin seçim vaatlerinin kaynağı2666 Gün 4 Saat 54 dk. önce yayınlandı SAĞLIKDomuz gribi vakaları azaldı2686 Gün 13 Saat 3 dk. önce yayınlandı SAĞLIKTürkiye'de domuz gribi2688 Gün 17 Saat 14 dk. önce yayınlandı GENELVan'da domuz gribi paniği2689 Gün 13 Saat 28 dk. önce yayınlandı GENELAydın Didim'de domuz gribi korkusu Halime Türkmen domuz gribi mi?2700 Gün 18 Saat 58 dk. önce yayınlandı ASAYİŞMersin'de domuz gribi H1N1 var mı?2703 Gün 22 Saat 28 dk. önce yayınlandı 1
hamilelikte korkmak bebeğe zarar verirmi