Hadîslerdeki kıssalar konusunda araştırma yapan Muhammed ez-Zir, nebevî kıssaları; Hz. Peygamber (sav)’in başından geçen kıssalar, tarihî kıssalar, temsilî kıssalar, gelecekle ilgili kıssalar, âhiret, haşir ile ilgili kıssalar ve gaybî olan hususlarla ilgili kıssalar olmak üzere kısımlara Ayırmaktadır. Peygamberefendimizin merhameti rahmetli güzel ahlak üzerine gönderilmiş olan son peygamberdir. Peygamber efendimizin ahlakı çok güzel bir şekilde ayeti kerimelerde anlatılmıştır peygamber efendimiz Ayrıca hoşgörülü saygılı kararlı temiz merhametli ve yardımsever bir kişiliğe sahipti peygamber efendimizin örnek ahlakı GİHO5.Sınıf Peygamberimizin Hayatı - Peygamber Efendimizin Şahsiyeti - Peygamber efendimizin hayatı - PEYGAMBER EFENDİMİZİN HAYATI Yanıt: peygamber efendimizin güzel ahlakı ile ilgili kıssalar. Muhasibi. HZ. PEYGAMBER İLE İLGİLİ HİKÂYELER. 1- İki Meleğin Haline Gülüyorum. Bir gün Resulullah (s.a.v) gülümseyerek göğe bakıyordu, bir adam Hazretin gülmesinin sebebini sorunca, Resulullah (s.a.v) şöyle buyurdular: Evet göğe bakıyordum, iki meleğin Güzelahlâk sonucu cennetle müjdelenir, aksi halde cehennemle cezalandırılacağımız herkese malumdur. Öyleyse Peygamber Efendimizin (s.a.s.) hayatından ve ahlâkından örnek alarak toplumda ince ruhlu, nazik tabiatlı ve yumuşak huylu insanlar yetiştirmek herkesin yerine getirmesi gereken görevi olduğu kanaatindeyim. Ekim 24, 2019. PAYGAMBER EFENDİMİZİN GÜZEL AHLAKI. Peygamber efendimizin güzel ahlakı her dönem örnek gösterilmiş ve İslamiyet dinine inananların yol göstericisi olmuştur. Hz. Muhammed çocukluğundan beri hep örnek davranışlar sergilemiş, küfür ve yalandan sakınmıştır. Her kesinden ve her dinden insanı bir çatı lFsGX4. Peygamber Efendimizin Ahlakı İle İlgili Kıssalar Peygamber efendimizin tüm müminlere örnek olması gereken güzel ahlakı ile ilgili kıssalar Rahmet Etmeyene Rahmolunmaz Ebu Hureyre'den rivayetle Resulullah huzurunda bulunuyorduk. Bu arada Hazret durmadan henüz küçük yaşta olan Hasan ve Hüseyini öpüyordu. Hazretin bu hareketini gören Uyeyne “Ya Resulullah benim on çocuğum vardır. Ben şimdiye kadar onların hiçbirini asla öpmemişim dedi. Hazret bu sözü duyunca çok sinirlendi, öyle ki çehresinin rengi değişti ve “ Kim rahmetmezse, ona rahmolunmaz; eğer Allah rahmeti kalbinden almışsa, benim sana yapacak bir şeyim yoktur; kim, küçüklerimize rahmetmez, büyüklerimizi de saymazsa, o bizden değildir buyurdu. Ebu Hüreyre ra ise Hz. Muhammed sav'in güzel ahlakını şöyle açıklamıştır "Allah Resulü'nün elini birisi tuttuğunda o kişi elini bırakmadıkça, Resulullah elini çekmezdi. Kendisiyle konuşan herkese karşı yüzünü döndürür, konuşan lafını bitirmeden çehresini çevirmezdi" Allah Beni Zulmetmek İçin Göndermemiştir Emir-ül Müminin Hz. Ali 'den rivayetle "Bir Yahudi'nin Resulullah bir kaç dinar alacağı vardı, Hazret'ten o parayı istedi. Resulullah "Ey Yahudi! Şimdi yanımda sana verecek bir param yoktur." buyurdu. Yahudi "Ey Muhammed! Paramı vermedikçe senden ayrılmayacağım!" dedi. Resulullah cevaben "Bu durumda ben de seninle birlikte otururum!" buyurdular. Resulullah onunla birlikte oturdu; öyle ki öğle, ikindi, akşam, yatsı ve sabah namazlarını da orada kıldı. Resulullah ashabı o Yahudi'yi tehdit etmeye başladılar. Resulullah onlara bakıp şöyle buyurdu "Onunla ne işiniz vardır?" Ashap "Ey Resulullah! Bu Yahudi seni hapsetmiştir!" Resulullah onların cevabında "Allah Teala beni, bir zimmi veya başka birisine zulüm yapmak için mebus etmemiştir." buyurdular. Gün yükseldiğinde o Yahudi adam şöyle dedi "Allah'tan başka bir ilah olmadığına ve Muhammed'in de O'nun kulu ve elçisi olduğuna şehadet ediyorum; malımın bir şatrı yarısı Allah yolu içindir. Allah'a andolsun ki, sana karşı böyle davranmam, sırf senin Tevrat'taki vasfını sende görmem içindi. Ben senin Tevrat'taki vasfını okumuştum. Onda şöyle yazılmıştı "Abdullah oğlu Muhammed Mekke'de dünyaya gelecektir, Teybe'ye Medine'ye hicret edecektir, sert ve katı kalpli değildir, sövüş etmez ve çirkin söz ağzına almaz." Ben Allah'tan başka bir ilahın olmadığına, senin de O'nun elçisi olduğuna şehadet ediyorum. Bu benim malımdır, Allah nerede emretmişse, onu orada harca." Ya'la İbnu Mürre ra ise şöyle anlatır "Bir grup ashab, Resulullah ile birlikte aleyhissalatu vesselam'ın davet edildiği bir yemeğe gittiler. Yolda torunu Hüseyin'e rastladılar, çocuklarla oynuyordu. "Resulullah sav çocuğu görünce ilerleyip cemaatin önüne geçip onu tutmak için ellerini açtı. Çocuk ise sağa sola kaçmaya başladı. Resulullah da onu takliden sağa sola koşarak, tutuncaya kadar peşinde koştu. Yakalayınca ellerinden birini çenesinin altına diğerini de ensesine koyup öptü ve 'Hüseyin bendendir. Ben de Hüseyindenim. Kim Hüseyin'i severse Allah da onu sevsin. Hüseyin sıbtlardan bir sıbttır torun' buyurdu Hz Muhammed'in örnek ahlakı ile ilgili kıssalar peygamber efendimizin güzel ahlakı ile ilgili hikayeler Efendimizin güzel ahlakı ve bunla ilgili günümüze kadar ulaşmış olan hadisler müminlere her zaman yol göstermeli ve mümin ahlak olarak efendimizi her zaman örnek almalıdır. Hz. Muhammed'in hayatı boyunca yaşamış olduğu başlıca olaylardan güzel derlenmiş bazı hikayeler aşağıdaki gibidir Rahmet Etmeyene Rahmolunmaz Ebu Hureyre dedi ki Resulullah huzurunda bulunuyorduk. Bu arada Hazret durmadan henüz küçük yaşta olan Hasan ve Hüseyin’i öpüyordu. Hazret’in bu hareketini gören Uyeyne “Ya Resulullah benim on çocuğum vardır. Ben şimdiye kadar onların hiçbirini asla öpmemişim” dedi. Hazret bu sözü duyunca çok sinirlendi, öyle ki çehresinin rengi değişti ve “ Kim rahmetmezse, ona rahmolunmaz; eğer Allah rahmeti kalbinden almışsa, benim sana yapacak bir şeyim yoktur; kim, küçüklerimize rahmetmez, büyüklerimizi de saymazsa, o bizden değildir” buyurdu. Sıraya Riayet Edin Hz. Ali şöyle buyuruyor “Bir gün Hz. Resulullah ayaklarının üzerine yorgan örtmüş ve istirahata çekilmişti. Bu arada Hasan su istedi. Resullullah hemen yerinden fırladı ve devemizden bir kaba biraz süt sağıp onu Hasan’a verdi. Bunu gören Hüseyin yerinden fırlayıp sütü almak istedi. Ama Resulullah ona mani olup sütü Hasan’a verdi. Bu arada durumu seyretmekte olan Fatıma “Ya Resulullah! Güya Hasan’ı daha çok seviyorsun” dedi. Resulullah cevaben buyurdular ki “Hayır öyle değildir. Benim Hasan’ı savunmamın sebebi, öncelik onun hakkı olduğu içindir. Çünkü O, daha önce su istemişti, sırayı riayet etmek gerekir. Yoksa kıyamet günü ben, sen, bu ikisi ve şu yerde yatan Ali hepimiz bir mekanda olacağız” buyurdu. İki Meleğin Haline Gülüyorum Bir gün Resulullah gülümseyerek göğe bakıyordu, bir adam Hazretin gülmesinin sebebini sorunca, Resulullah şöyle buyurdular “Evet göğe bakıyordum, iki meleğin hali beni güldürdü, onlar kendi yerinde ibadetle meşgul olan mümin bir kulun gece gündüz yaptığı ibadetlerinin mükafatını yazmaları için yeryüzüne indiler, fakat onu, hasta olduğundan dolayı ibadetgahında bulamayınca, göğe çıkıp, Hak Teala’ya şöyle arz ettiler “Ey Rabbimiz! Biz o mümin kulun ibadetini yazmak için her zamanki gibi onun ibadetgahına gittik, fakat onu orada bulamadık, hastalık yatağına düşmüştü.” Allah Teala, o meleklere cevabında şöyle buyurdu “O mümin kul, hastalık yatağında olduğu sürece, her gün ibadetgahında olduğu zaman ona yazdığınız her günün sevabı miktarınca ona sevap yazın. Hastalık yatağında olduğu müddetçe onun hayır amellerinin mükafatı bana aittir; onun mükafatını ben vereceğim.”

peygamber efendimizin güzel ahlakı ile ilgili kıssalar